Türkiye-dünya ülkeleri karşılaştırma

Merhaba,

TEPAV Esin Çağlar'dan ilginç bir çalışma, ben devede kulak bir özet geçtim. Yazının tamamını  http://www.tepav.org.tr/tr/blog/s/3957 bulabilirsiniz, okumanızı tavsiye ederim. Çok ilginç tespitler var.

220 ülke verileri ile Türkiye verileri karşılaştırılıyor.

Eğitim düzeyi açısından 137 ci
Kişi başına gelir  açısından 66 cı
Kentleşme açısından 6. sıradayız.

Bizim gibi hızlı kentleşen diğer ülkeler sırasıyla Suudi Arabistan, Angola, Cezayir (onlarda kentleşme petrol ve doğal gaz gelirine dayanıyor).

Türkiye ortalama eğitim yılına göre baz alındığında orta 2 terk (6,5 yıl eğitim alıyoruz).

Yazarın tespiti önemli;

"Türkiye eğitim düzeyine göre fazla zengin, zenginlik düzeyine göre ise fazla cahil bir ülke."

Eğitim sahibi olmadan para sahibi olan az ülkelerden biriyiz ve yatırımımızı insana değil dağa taşa yapıyoruz.

Cahiliz ama para bizde!! Mi acaba??

Sevgiyle kalın.

İSMEK 2013

Merhaba,

Son anda yakaladım ve koştururcasına gezdim sergiyi.  Aşağıda size sergiden örnekler gönderiyorum. Müthiş emek harcanmış, herkesin eline, yüreğine sağlık. El emeği, göz nuru sevenler iyi seyirler.

 Hastane işi bahçe tasarımı.

 Marifetli arkadaşlar için çektim. Belki yapmak isterler.

 Ali babanın çiftliği.

 Kumaştan yapılmış bu panolar bir harika, profesyonel işi.

 Yukarıdaki pano tek tek, minik minik kumaşlardan işlenmiş tam bir sabır işi.

 Ne kadar güzel balkon değil mi? Ya da bahçe. Ben de şuradaki sandalyede oturuyordum resim çekmek için kalktım.

Takı tasarımlarda da yoğun emek harcanmış.
Sevgiyle kalın.

Tavada İçli Hamur

Merhaba,

Tavada içli hamuru bir arkadaşımın annesi yapmıştı. Nefis bişeydi. İçini lor peyniri, soğan, acı kırmızı biberle hazırlamıştı. Ondan esinlenerek yapmaya çalıştım ama benim yaptığım diğerine selam dahi veremez. Siz daha ince açın, ben kalın açtım ve kızartırken de zor oldu (birileri ara ara söylendi ama duymamazlıktan geldim). İnce açtım diye düşündüklerim sıcağı görünce kocaman kabardılar. İçini bol koyup durumu dengelemeye çalıştım. Lezzetli bir tarif.

Malzemeler:

Un, tuz, ılık su, maya yumuşak bir hamur elde ediniz ve mayalanmasını bekleyiniz.

Peynir,
Maydanoz,
Lor peyniri,
Kıyma
Yeşil soğan
Tereyağ
Yoğurt ve su
İçini nasıl hazırlayacağınız tamamen sizin damak lezzetinize bağlı. Yukarıda da yazdığım gibi arkadaşımın annesi lor peyniri, bol soğan ve biraz acı kırmızı biberle hazırlamıştı ve çok güzeldi.
Mümkün olduğu kadar ince açın ve içine malzemeyi koyduktan sonra kenarlarını sıkıca kapatın. Yağsız teflon tencerede kızartın. Kızarttıktan sonra üzerine tereyağ sürün.

 Resim sizi yanıltmasın, siz daha ince açmaya çalışın.

Afiyet olsun, Sevgiyle kalın...

Su ve zemzem suyu hakkında...

-       Alman bilim adamı Dr. Pfeiffer, şaşırtıcı bir gerçekle karşılaşır. Zemzemin mayalama özelliği bulunduğunu, bir bardağının bir kova şebeke suyunu temizlediğini, bu özelliğiyle bile enerji ve şifa kaynağı olduğunu tespit eder.

-       Dr. Pfeiffer, "Su her şart atlında değişmiyor ama değiştiriyor. Bir damla zemzem suyuna yüz damla normal su karıştırdım. Sonuçta gördüm ki suyun hepsi zemzeme dönüşmüş. Sonra bir damla zemzeme bin damla normal su karıştırdım. Ve yine gördüm ki hepsi zemzeme dönüşmüş.

-       Zemzem kristallerini mikroskop ortamında inceleyen Japon bilim adamı Dr. Masura Emot , suyun moleküler (kristal) düzeninin değişen frekanslara göre farklılaştığını görür. Zemzem kristallerinin çan sesinde karardığını Kur'an-ı Kerim ve ezan sesinde ise parlaklaştığını fark eder. (

-       Dr. Emoto'ya göre zemzem, fiziksel ve kimyasal özellikleri bakımından yeryüzündeki bütün sulardan farklı. Dr. Emoto, "Zemzem, çevresinde cereyan eden bütün değişimleri hafızasına alıyor. Yapısı çok farklı. Bu, onu dünyadaki diğer elementlerin efendisi yapıyor”  ifadesini kullanıyor.

-       Zemzem suyu diğer sulara göre daha az kükürt taşımaktadır.

-        Zemzem suyu diğer sulara oranla çok daha besleyici ve çok daha fazla mineral taşımaktadır.

-       sulara göre çok daha besleyicidir ve cok daha fazla mineral barındırmaktadır.

-        Dünya Sağlık Örgütü`nün (WHO) raporlarına göre dünyadaki en içilebilir ve sağlıklı sulardan biridir.

-       yapılan test sonuçlarına göre dünyada içinde mikroorganizma ve bakteri bulundurmayan tek sudur

-       Fazla mineral barındırdığı ve fazlasıyla besleyici olduğu belirlendi.

-       Bedene kuvvet verir, hastalıklara şifadır, baş ağrısını giderir, gözün görmesini ziyadeleştiri, ne niyetle içilirse ona devadır, bedene kuvvet verir.

Yukarıdaki yazıyı hazırlarken aklıma gelenleri yazmadan geçemeyeceğim. Vücudumuzdaki su oranı;

Çocuklarda % 70

Yetişkinlerde %60

Yaşlılarda % 50

Suyun kristalleşmesi ile ilgili bir araştırma yapılıyor ve suyun her uyarana karşı farklı kristalleşme gösterdiği  tespit ediliyor.  İyiye iyi, kötüye kötü.  Suyun canlı bir organizma olduğu söyleniyor. Vücudumuzun yarısından fazlasını su oluşturuyor ise bizler de ruh, beden ve zihin üçlüsünü olumlu hayat tarzı ile sağlıklı, huzurlu, mutlu kılamaz mıyız?  Üstelik suyun dokunmadığı hücremiz yok.  Bizim yarımız su ise ruh, beden ve zihnimizi su % 50 etkileyebilir (belki daha fazla) demek değil midir? o halde bu düşünmeye değer.  Kendinize iyi davranın ki kristalleriniz güzel olsun.

Belki de işe etrafımızdaki negatif her şeyi uzaklaştırarak başlamalıyız.  

Vücudunuzda harika kristaller  oluşması dileklerimle…

Sevgiyle kalın.

İki Darbe Arasında

Merhaba,

bir arkadaşım yazdığı makalede tavsiye etmişti bu kitabı. Bu kadar geç okuduğum için üzüldüm. Bir nefeste okudum diyebilirim. İskender Pala'nın birkaç kitabını daha okudum onları da beğenmiştim ama bu kitabını bir başka buldum. Genel olarak anı, biyografi okumayı severim.

Her başarının arkasından "benim de payım var", diyen ve  her başarısızlığın ardından da "ben demiştim" diyen kişilerden hiçbir zaman haz etmemişimdir. Mümkün olduğunda mesafeli ve uzak durmaya özen göstermişimdir böyle dört dörtlük insanlardan !!!

Yazar yaşadıklarını anlatıyor. Sonra ise değişen koşullarla etrafından toz olup giden dostlarını!! Ve dönüp bir de kendini eleştiriyor. İnsanların hakkımda olumsuz düşünmelerine sebep olabilecek ben neler yaptım diye. Ben hep iyi niyetliydim insanlar kötü niyetli dememiş, kendine de dönüp sormuş...Neden?

Beyine, üretime değil de kılık kıyafete, namaza niyaza, şorta, askılı tişörte takılıp kalan benim sevgili ülkemin gerçekleri insanı üzüyor.

Beğenerek okuduğum bir kitap. Sizin de severek okuyacağınıza inanıyorum.

Sevgiyle kalın...

Sokak Kedisi Bob

Merhaba,

Harika bir dostluk, gerçek yaşamdan alınmış. Kitabı bitirince youtubedan hemen aradım ve izledim.  Sizi yormayan, sıkmayan, dinlendiren,  akıcı bir kitap. Bir nefeste bitireceğinize inanıyorum. Bu kitabı daha önce duymuştum ama bir kedi ile dostluk ne kadar anlatılabilir ki diye almak istemedim. Sonra e hadi bi bakayım nasıl bir şeymiş dedim ama iyi ki almışım ve okumuşum. Ergen, genç, yetişkin herkese okumasını öneririm. Ben zevkle okudum, hatta bu kitap sayesinde çalıştığım kurumda ağaçlar arasında güzel bi yer de keşfettim, sabahları sessiz sakin oluyor ve rahat rahat okuyabiliyorsunuz.

Sevgiyle kalın.........

Limonlu Kek

Merhaba,

kek yapmak hem zor hem kolaydır. Bir yaparsınız çok güzel kabarır bir yaparsınız olduğu gibi kalır, güzel kabarır sonra söner. Aşağıda tarifini vereceğim kek tarifim artık sabit. Bu malzemeye ek yapıyorum. Eklediğim malzemeye göre ununu azaltıyorum.
Akışkan bir hamur elde ediyorsun, kek yumuşacık oluyor.

Malzemeler:

1/2 su bardağı sıvıyağ
1 su bardağı yoğurt
1,5 su bardağı şeker
2 yumurta
2,5 su bardağı un
Limon
Kabartma tozu
Vanilya (isteğe göre)

Önce yumurtayı mikserde iyice köpürtüyorum. Şeker ve sıvıyağı da ekleyip iyice çırpıyorum. Limonu ekliyorum. Yavaş yavaş eleyerek unu ekliyorum, vanilyayı da ekleyip güzelce çırptıktan sonra kabartma tozunu da eleyerek ekliyorum ve mikserin en küçük ayarında çırpıyorum. Kabartma tozunu ekledikten sonra uzun süre çırpmayın.
Kek kalıbını yağladıktan sonra hafif unlayın ve hazırladığınız hamuru ekleyin. 180 derece fırında (fırını ısıtmıyorum) yaklaşık 45 pişirdikten sonra kapatıyorum.

Akışkan bir hamur elde edeceksiniz.

Ben limonu bu şekilde hazırlıyorum. Sizlerle bir gün nasıl yaptığımı paylaşacağım. Limonun sadece suyunu değil, bir meyve gibi tamamını tüketmek gerektiğini öneriyor uzmanlar. Bazı kanser türlerinde kemoterapiden daha iyi yanıt verdiği tespit edilmiş. Ayrıca bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve kansere karşı koruyucu etkisi var.

Puf puf yumuşacık bir kekiniz oluyor. Afiyet olsun

Sevgiyle kalın

Mayıs çileği reçeli

Merhaba,

Artık mayıs çileği bulmak çok zor. Geçen yıl memleketten bir ablam getirmişti, resmini çekmişim. Tarif veremiyorum ama yad edin diye resimleri ekledim.

Sevgiyle kalın..

Yağda İçli Hamur

Merhaba,

bu adı ben buldum. Gerçek adı da buysa haberim yok, isabet olmuş derim. Yağda içli hamur yazınca muhtemelen "hamur yağ çeker, güzel olmaz" diye düşünüyorsunuz. Ben de öyle düşünmüş idim, ta ki yapana kadar.
Denemenizi tavsiye ederim. Kesinlikle yağ çekmiyor, hafif ve güzel oluyor. Ama tek başınıza yapmanız biraz zor olabilir, yardım almanız gerekecektir. Ayrıca sade hamur kızartmasına göre daha da sağlıklı beslenmiş oluyorsunuz.
Aşağıdaki fotoğraflara bakınca çok da tarif yazmama gerek yok ama yine de yazayım. Bizimkiler adeta canlı yayın gibi saniye saniye çektikleri için her şey açık net.

Şimdi gelelim tarife;

Ben kepekli ve beyaz unla ayrı ayrı yaptım. Şimdi değişik unları bulmak çok kolay ilgi duyuyorsanız siz de deneyebilirsiniz, ayrıca sağlık açısından da önemli (şimdi sesinizi duyuyor gibiyim; hem yağda hamur yap hem sağlıktan bahset, ne alaka. :))  

Aynı hamur  ile gözleme tarzı tavada da yaptım. Onu başka bir gün paylaşırım.

Malzemeler:

Un
Tuz
İçi için neyi seviyorsanız onu hazırlayın, bir tarife bağlı kalmanıza gerek yok (peynir, kıyma, patates, aklınıza gelen değişik seçenekler...)
Sıvı yağ (Çotanak marka fındık yağı kullandım)
İnstant maya
Merdane, derin küçük kap (bu da nereden çıktı demeyin bunlar olmazsa nasıl yapacağız, içimden geldi yazmak, ayıp etmeyelim tarifimin diğer ekip arkadaşlarına diye düşündüm)
Un, maya , tuz ılık su  ile yoğurun. Mayalanmasını bekleyin. Cevizden biraz iri parçalar koparıp merdaneyle açın ve içine malzemenizi koyun kenarlarını bastırarak kapatın (sıkı kapatın, pişerken açılmasın). Kenarındaki fazlalıkları ayırın. Kızgın yağın içine atın (kızgın olmasına dikkat edin aksi halde yağ çeker). Kızarınca alın. Ilık servis yapın.  Afiyet olsun

 Hamur mayalanınca açmaya başlayın.

 Hamuru çok ince açmayın ama kalın da olmasın. Birkaç tane yaptıktan sonra tercihinize göre hamurun inceliğini ayarlayabilirsiniz.

 Bol yağda kızartmalısınız ki hamur yağ çekmesin.

 Kızartma görevi ablamın.

 Nefis görünüyorlar değil mi? Ayrıca yumuşak da oldular. Aramızda diş sorunu nedeniyle yaşlı muamelesi gören gençlerimiz! de rahat rahat yediler.

 Bu fotoğraf da mı ne?? Yiğenim, şu an en küçüğümüz. Sabahleyin kalkınca saçı bu haldeydi, resim çekmekten kendimi alıkoyamadım. Yerini mi yabancıladı  ne sabaha kadar kafasını çevirip durmuş herhalde...

Sevgiyle kalın...