Sayfalar

30 Ekim 2013 Çarşamba

Ekim 2013 Köy

Merhaba,
Kurban Bayramı 1 hafta, İstanbul'da kalmaya niyetli değildim ama memlekette ne kadar planım dahilindeydi bilmiyorum. Rüzgar memleketten esti yolum yine Karadeniz'e düştü. Ben elimden geldiği kadar enstantaneleri yakalamaya çalıştım,  seyreyleyin.
yeni resimlerle güncelleyeceğim diğer makinadaki resimleri henüz aktaramadım. Şimdilik bu kadar
Yolda 60  dakikada dört mevsimi yaşadım.
Aşağıdaki kare sizi aldatmasın, gece değil. Güpegündüz....Belki de öğle.. Simsiyah bulutlar  gün içinde akşamı yaşattı. Bazen silecekler yağmurun hızına yetişemedi.
 
Gökkuşağı, harika bir görsel şölen.

Karadenizli'nin tarlası.
Tirebolu'da apar topar çektiğim kalenin resmi.
Şimdi bahçeden kahvaltı için topladım.
İştahınız kabarsın çok güzel görünüyorlar değil mi?


Giresun'lu olanlar bilir buna otluk deriz, belki de saplık demek daha uygun. Köyde herkesin tarlasında en az bir tane bulunur, anılarınızı yad edin diye ekledim.

Kivi Karadeniz'i sevdi. Minicik fidan kısa sürede aldı başını gitti. Bize fotoğraf çekmek düştü. Harika görünüyorlar. Alt resimde de mısırları görüyorsunuz, hasat zamanı.

Bizde çöten derler, Mısırları içine koyarsın, hem kurur hem de haşerat içine giremez.





Şu güzelliğe bakar mısınız? Allahım neler yaratıyorsun. Tabloluk bir manzara.
kestane topladım, dikenleri ellerime battı, hala çıkaramadım canım yanıyor. Çok güzel görünüyorlar değil mi, cilalanmış ahşap gibiler.




Yaz başı bahçenin her tarafında bu menekşeler boy gösterecek.
Şimdi hayal edin aşağıdaki fındık bahçesinde her yer bu menekşelerle dolup taşmış, adeta çiçekler hep bir ağızdan şarkı söyleyerek sizi karşılıyor. Yukarıda görüldüğü gibi şu an bu konsere hazırlık var. Aşağıdaki tabloda ise birileri yalnızlığı seçmiş, sessizliğin tadını çıkarıyor sanki, sükûnet içinde başını öne eğmiş kendini dinliyor.


sevgiyle kalın

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder